Yerel Ürünler

Tsipuro

Tsipuro :  Tsipuro (çipuro diye okunur) yaş üzüm cibresinden üretilen Yunanistan’a özgü rakıdır. Uzo’dan farklı olarak suma üretiminde üzümün şırası değil, şırası alınmış ancak hala bir miktar şıra barındıran üzüm posası kullanılmaktadır. %45 alkol derecesiyle uzodan yüksek olan tsipuronun anason içeren çeşitleri kuru üzüm sumasındn yapılan türk rakıya epey benzemektedir. Tarihe göre ilk tsipuro üretimi  Athos Dağı’nda 14.yüzyılda Yunan Ortodoks rahiplerin eseriydi.
   Eylül ayı üzüm hasat zamanıdır, o zaman üzüm bağdan özel tanklarda (büyük kavanoz) taşınır. Ayakları temiz olan kişiler üzümü iyice ezdikten sonra başka kavanozlara döküp bırakırlar bu şekilde bu üzüm püresinde gereken mantar üretilir ve öylece şeker alkole dönüşecek. Ekim ayı, bugüne kadar varlığını devam ettiren bir deleneğin devamını işaret ettiği için her zaman bizim için çok önemli olmuştur. Üzüm bağcılarının ve damıtıcılarının yıllarca ayın prosedürü takiben ateş etrafında gece gündüz çalıştığı  <<kazan vakti>> geldi!
   İlk baştan  <<stemfila>>  ya da <<tsipura>>  var. Tsipura şırayı çıkardıktan sonra üzümün katı kısmının anlamına gelmektedir.  Tabi çıkarılmış olan şıra şarap üretiminde kullanılacaktır. Ondan sonra tsipura kazanın içine konup kapalı olarak kaynama derecesine dek ateşte pişirilir.
   İlk damıtma malzeme kaynamaya başlayınca başlar. Buhar bir borudan kazanın kapağının üst kısmına geçip başka bir boru olan yaya doğru ilerleyerek büyük bir soğuk su deposuna varır ve bu şekilde buhar soğur ve sıvılaşabilir.  Bu da ilk damıtma derecesi  27’den  başlar ve kaynatmanın bitimine kadar 17,15 veya 14e ulaşmalıdır. İlgili dereceye ulaştıklarından yaklaşık 1 saat sonra kaynatma sona erer, fakat bu üretimin bitimine gelme anlamına gelmez. Aşırı derecede acı olduğu için ve epey koktuğu için bu ilk damıtma  <<suma>> olarak adlandırılır. O sırada tsipuraların hepsi çıkardıktan sonra sumayı ile anason ikinci kez kazanın içine konar. 
   Tsipuroyu kuvvetlendiren bu ikinci kaynatma prosedürü bölgemizde çok ünlü ve bir kalite simgesidir. Anason kullanışı tsipuroyu uzoya benzetebilir fakat tadı çok başkadır. Girit’te gibi Yunanistan’ın başka bölgelerinde tsipuro yerine rakı denir ama rakının tsipurodan farkı çok daha acı olmasıdır. Öyle ya da böyle kazan zamanının tadını köylüler bir başka çıkarmayı bilirler. Kazan zamanı ve tsşpuro damıtması eğlence, arkadaşlık ve hep beraber aynı sofraya prosedürden sonra yemek yemeye toplanmak demektir.  Şerefe!

 

Bal

   Büyük felsefeci  Aristotelis Halkidiki’nin balına bayılırdı! Bunun dışında 2300yıl önce insanlara balın faydasını göstererek balın insan ömrünü uzatmayı ispat etmeye çalışmıştı.
Her yıl 1900ton bal üreten ve 6500 den fazla arıcısı olan Halkidiki Yunanistan’ın arıcılık başkenti sayılır. 
   Bal (yunancası: meli) çiçeklerden nektar alan arılar tarafından yapılan tatlı bir besindir. Bal arıları özel bir süreçle nektarın bala dönüşmesini sağlayıp arı kovanındaki balmumu peteklerinde ana gıda kaynağı olarak depolamaktadır.  Fruktoz ve glukoz sayesinde bal şeker ile yaklaşık aynı tatlılık derecesine sahiptir. Cazip kimyasal özellikleri ve kendine özgü bir lezzetli olan bal insanların çoğundan şekerden tercih edilir. 
   Balözü  kaynağına göre balın tatları değişebilir. Ayrıca hastalıkları tedavi etmek için çeşitli tıbbi geleneksel tedavilerde kullanılabilir.
   Bal arısı 1,2cm uzunluğundadır ve genellikle sarı tonlardaki rengindedir  fakat  bu soydan soya değişir. Bir fenni kovanda çıtalar arasında biliçe (ana arı), birkaç yüz erkek arı ve 20-40 bin işçi arıdan oluşur. Bu işçi arılar çiçeklerden nektarı toplayıp kovana geri döner.  Olgun bir bal kovandaki arıcı tarafından çıkarılıp düzgün bir şekilde  mühürlenirse bozulmadan rafınızda aylarca durabilir. Bal evcilleştirilmiş arı kovanlarından toplanır, bal toplama süreci duman kullanışı gerektirir  çünkü duman arıları yatıştırmak için ve onların daha az agresif olmasını sağlayan en yaygın ve en etkili yöntemdir.

 

6169315 orig-300x249
2
3
5
Runny hunny
4
1
10
Med u sacu karlovic1
Bee on -calyx 935
7
9
45799 orig-300x199
6